NÖROBİLİMDE VE PSİKOLOJİDE DEĞİŞİK BİR VAKA: VİCTOR LEBORGNE VE BROKA AFAZİSİ
19.yüzyılda konuşma merkezinden beynimizin tamamının sorumlu olduğu bilinse de 1861 yılında Dr. Paul Broca, sunduğu nörolojik bir vakayla bunu değiştirmiş oldu. Dr. Broca Fransız bir cerrah ve antropologtu. Konuşamayan bir hasta üzerinde çalışırken beynimizin konuşma merkezinin sol frontal (ön) lob olduğunun temellerini atmış oldu. Victor Leborgne adlı bu hasta konuşamıyordu ve Broca, Victor’ un beynini incelerken sol frontal lobunda anormal bir görünüme rastladı. Bu rastladığı anormal görünüm aslında konuşmasına engel olacak olan şeydi ve daha sonra bu bölge “Broca bölgesi” olarak bilinecek ve bu hastalığa “Broca Afazisi” denilecekti.
Afazi ve Broca Afazisi
Afazi, herhangi bir hastalık, travma, felç ya da enfeksiyondan kaynaklı beyin hasarından dolayı oluşan konuşma bozukluğudur. Afazinin birçok türü bulunmakla birlikte belki de 19. yüzyıl bilim dünyasında yenilik uyandıran bir türü de keşfeden doktorun adıyla anılan Broca Afazisidir. Broca Afazisi, Broca bölgesindeki bir lezyon yüzünden kişinin cümleleri dilbilgisi kurallarına uygun söyleyememesine; düzensiz sözcük sırası, sözcüklerin sonuna gerekli ekleri getirememesine ,sözcük içinde ses değişimlerine veya çok fazla duraksayarak konuşmasına hatta sadece bir kelimeyi bütün söylemek istedikleri şeyler için bu kelimeyi kullanamasına sebep olan bir hastalıktır. Tam olarakta Victor Leborgne’un içinde bulunduğu durum buydu, kendisi sadece “Tan” sözcüğünü söyleyebiliyordu.
Victor Leborgne ve Dr. Paul Broca’nın Karşılaşması
Victor Leborgne 30 yaşındayken geçirdiği şiddetli bir nöbet sonucu konuşma yetisini kaybetti ve Paristeki bir hastanenin psikiyatri bölümüne yatırıldı. Ölümüne kadar ,yaklaşık 21 sene, burada kaldı. Dışarıdan bakıldığında bilişsel ve fiziksel olarak hiçbir problemi gözükmüyordu. Zekası etkilenmemişti, söyleneni anlayabiliyordu ve yanıt vermek için çabalıyordu. Diyebildiği tek şey “Tan” olsa da iletişime geçme isteğini hiç kaybetmemişti. Hastanedeki geçirdiği 10 sene sonunda bazı semptomlarla geliştirmeye başladı. İlk olarak sağ kolunu ve sağ bacağını etkileyen bir felç geçirdi. Görüşü bozuldu ve akıl sağlığı da bu durumdan etkilendi. Bu yüzden 7 sene boyunca yataktan çıkmayı reddetti. Daha sonra kangrene yakalandı ve vücudunun sağ tarafı hareket etmesini engelleyecek kadar ödem topladı. En sonunda ameliyat olmayı kabul ettiğinde onunla ilgilenecek olan Dr. Broca İle tanıştı.
Dr. Paul Broca, Victor’u ayrıntılı bir şekilde inceledi. Victor, vücudunun sol uzuvlarını kullanabiliyor, tuvaletini kontrol edebiliyor, gözlerinde şaşılık ya da dilinde felç durumu gözükmüyordu ve görmesinde sıkıntı olsa da saati doğru okuyabiliyordu. Sağ tarafı felçli olduğu için yazı yazamasada sol eli ve yüz ifadeleriyle Dr. Broca’nın sorduğu sorulara şaşırılacak derecede fazla cevap verebiliyordu. Fakat, Dr Broca'nın ilgilendiği alan konuşma merkeziydi ve ne yazık ki Victor en ufak konuşma belirtisi göstermiyordu. Doktor bu konuşamama durumunu o kadar eşsiz bir semptom olarak görüyordu ki ona ayrı bir isim vermek istedi. Sözcükleri dile getirme yetisinin kaybolması durumuna “Afazi”(Aphemia) adını verdi. Ne yazık ki Victor, Dr. Broca ile tanıştıktan 5 gün sonra hayatını kaybetti.
Konuşamayan Bir Adamın Psikolojiye ve Nörobilime Etkisi
Dr. Broca Victor’un beyninin otopsisini yaptıktan sonra Victor’un beyninin sol lobunda hacim kaybı olduğunu bu yüzden normal insan beynine göre daha hafif olduğunu, sol frontal lobunda büyük bir lezyon olduğunu ve beynin dil işleme için önemli olan sol perisylvian bölgesinde yumurta büyüklüğünde bir sıvı dolumu olduğunu keşfetti. Bu lezyonların hastanın konuşma yetisinin kaybetmesine neden olduğu kanısına vardı. Daha sonra karşılaştığı benzer vakalarla birlikte bu fikrini desteklemiş oldu. Konuşma merkezi beynimizin sol ön lobunda yer alıyordu ve Leborgne sayesinde bu hipotezini test etme imkanı buldu. Ayrıca, Dr. Broca’nın çalışması lokalizasyon-farklı bilişsel yeteneklerin beynin farklı bölümlerinde yer alması- ve lateralizasyon-belirli bilişsel süreçlerin beynin belirli bir lobunda baskın olması- fikirlerine öncü oldu. Dr. Paul Broca’nın ve Victor Leborgne’ un katkıları bugün dilin ve konuşmanın işlevi hakkında pek çok bilgi sahibi olmamızı sağlarken, diğer bilişsel süreçlerin çalışılmasına da büyük bir etkisi oldu.
Dr. Broca, Victor’un beynini parçalamadan incelemiş ve korunmasını sağlamıştır. Daha sonra, Victor’un beyni üzerinde çeşitli araştırmalar yapılmıştır. Victor Leborgne’in beyni hala Paris'teki Dupuytren müzesinde sergilenmektedir.
Kaynakça
Konnikova, M. (2013, February 8). The man who couldn't speak and how he revolutionized psychology. Scientific American https://blogs.scientificamerican.com/literally-psyched/the-man-who-couldnt-speakand-how-he-revolutionized-psycho
Mohammed N., Narayan V., Patra D., Nanda A. (2018). Louis Victor Leborgne (“Tan”).World Neurosurgery, 114, p.121-125.