NÖROÇEŞİTLİ VE NÖROTİPİK ÇOCUKLAR ARASINDAKİ FARKLAR
Nöroçeşitli ve nörotipik çocuklardan bahsederken, konu, çeşitli gelişimsel becerilere sahip çocukları tanımlarken gözden kaçabilir veya küçümsenebilir. Bunun nedeni ise toplumun insanları anlamaktansa onları sınıflandırma eğiliminden kaynaklanır. Otizm çok çeşitli zorlukları kapsar ve gelişimsel zorluklarla karşılaşan herkes bu spektruma girmez. Genellikle, şu iki terimle karşılaşırız: Nörotipik ve nöroçeşitli. Nörotipik bir çocuk, beyni toplumda tipik olarak görülen şekilde gelişir ve işler. Diğer yandan nöroçeşitli bir çocuğun beyni farklı şekilde çalışır ve gelişim ile davranış açısından farklılık gösterir.
Nörotipik ve nöroçeşitli çocuklar arasındaki farklılıkları anlamak zorlayıcı olabilir. Nörotipik bir çocuk genellikle beceri ve davranışları düzenli olarak kazanır ve tipik bir gelişimsel zaman çizelgesini takip eder. Nöroçeşitli bir çocuk aynı zaman çizelgesini takip etmeyebilir ve normalde beklediğimizden farklı davranışlar sergileyebilir.
Nörotipik ve Nöroçeşitlilik Arasındaki Fark Nedir?
Yukarıdaki tanımlara göre iki terim arasındaki fark oldukça açıktır. Fakat bu fark gerçek hayatta nasıl görünür? Dr. Hafeez, bizlere nöroçeşitliliğin çeşitlilik kısmının bazen bir kişinin günlük işlevlerini etkileyebilecek bilişsel farklılıkalra atıfta bulunabileceğini söylüyor fakat sosyal iletişim ve/veya duyusal işlemede zorluk dahil ancak bunlarla sınırlı değil. Buna ek olarak, nöroçeşitli bireyler tekrarlayan davranışlar ve duyusal girdilere karşı aşırı duyarlılık gibi tipik olmayan ve beklenmedik davranışlar sergileyebilirler. Bu, nöroçeşitli bireylerin nörotipik yaşıtlarından farklı olarak farklı dirençlere sahip olduklarını ve değişik zorluklarla yüzleştiklerini gösterir. Uzmanların söylediklerine göre nöroçeşitli bireylerin detaylara dikkat etme ve güçlü hafıza gibi konularda nörotipik yaşıtlarından daha iyi performans sergiledikleri görülebilir. Zorluklar ele alındığında ise nöroçeşitli bireyler sosyal etkileşimlerde ve yürütücü fonksiyonlarda daha fazla sıkıntı yaşarlar.
Bu farklılıkların, iki grup arasında nörolojik işleyişlerde ve günlük yaşamda kendilerini gösterme şekillerinde farklılıklar olması hiç şaşırtıcı değildir. Nöroçeşitli kişiler, nörotipik yaşıtlarından farklı olarak dünyaya karşı daha farklı bir bakış açısına sahip olabilir ve sorunlara daha farklı yaklaşabilirler. Bunun sonucunda ise farklı ihtiyaçlara sahip olup farklı deneyimler yaşayabilirler. Farklılık kelimesini ne kadar sık kullandığımız gözünüze çarpmış olabilir. Bunun sebebi ise nöroçeşitli kişilerin ‘bozuk’ olmamaları veya ‘düzeltilmeye’ ihtiyaçları olmamasıdır. Yalnızca bilgiyi işleme ve dünyayı deneyimleme şekillerinde farklılıklar vardır ve nöroçeşitli kişileri nörotipik kalıplara sokmak yerine bu farklılıkları anlamak ve onlara uyum sağlamak en doğrusu olacaktır. Başka bir deyişle, nöroçeşitli bir kişinin günlük yaşamında ne ölçüde mücadele ettiği, her şeyden çok toplumun bir işlevidir ve bu sorunu çözmenin en iyi yolu, nörotipik bireylerin sosyal normlara meydan okumak ve zihinlerini açmak için ortak bir çaba göstermeleridir.
Çocuklarda Meydana Gelen Yaygın Nöroçeşitli Durumlar
Her 6 çocuktan biri, beyin gelişiminde çeşitliliğe sahiptir. Nöroçeşitlilik kavramı tıbbi bir teşhis değildir. Kişilerin beyin işleyişlerini ve etkileyen gelişimsel bir farklılıktır. Aynı zamanda davranışları tipik öğrenme şekillerinden, sosyal etkileşimlerden ve duygu düzenlemelerinden farklıdır. Çocuklarda nöroçeşitli davranışlar, karakteristik özelliklerini kontrol edemedikleri ve saklayamadıkları için daha belirgindir. Çocuklarda yaygın olarak görülen nöroçeşitli farklılıklar şunlardır:
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB): Kişi daha dürtüsel hareket edebilir ve ilgilerini çekmeyen konulara odaklanmakta zorluklar yaşayabilir. Güçlü yönleri ise diğerlerinin göremediği bağlantıları keşfedebilmeyi içerebilir.
Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB): Aynı zamanda otizm olarak da bilinen OSB, sosyal iletişimlerde ve diğerleriyle etkileşime geçmede zorluklara sebep olabilir. Kişi aynı zamanda çeşitli duyusal tercihlere sahip olabilir. Güçlü yönleri ise ilgilenilen belirli konulara aşırı odaklanabilmeyi içerebilir.
Gelişimsel Koordinasyon Bozukluğu (GKB): Aynı zamanda dispraksi olarak da bilinen GKB, yazı yazma, arabaya sürmeyi öğrenme ve kendi kendine organizasyon gibi fiziksel koordinasyonda zorluk olarak karşımıza çıkmaktadır. Güçlü yönler ise yüksek seviyede empatidir.
- Çocuk sahipleri ve bakıcıları olarak, insan hakları ve onuru ilkelerinin, hizmet verdiğimiz tüm yaş gruplarında yaptıklarımıza rehberlik etmesi önemlidir.
- Bazı otistik yetişkinler, toplumun görüşlerine uymak adına otistik özelliklerini ‘maskelediklerini’ ve ‘gizlediklerini’ bildirmektedir. Bu da büyük miktarda sürekli çaba gerektirecek bir iştir.
- Nöroçeşitliliğe saygı göstermek, otistik çocukların kendileri hakkında bilgi sahibi olmaları ve oldukları kişiyi değiştirmemenin ve saklamamanın önemli olduğunu anlamak adına küçük yaşlardakilerin yaklaşımlarına rehberlik etmektir.
- Otizmin erken tespit edilmesi, ulusal çapta artmaktadır. Bu yüzden bu uygulamaları genç otistik çocuklarla iletişimde olan ailelerle ve hizmet veren kişilerle paylaşmak önemlidir.